mehmetemin wrote:
şimdi d-8 meselesine gelince ,hazırlanışı itibariyle çok aceleci ve temelsiz olduğu için ölü doğum oldu maalesef
fakat akılcı bile baksak üye ülkeler arasında ciddi sorunlar var.hem bu ülkelerin iktidarlarında hemde iç sorunları çok fazla.nerdeyse kendileri himmete muhtaç nerde ortak bir sinerji oluşturacağız.coğrafi açıdan bile imkansızlıklar var.endonezyadan nijeryaya geniş ve bağlantısız bir coğrafya ,
ancak ekonomik ve eğitim gibi alanlarda yoğunlaşabilirdi.
avrupa birliği ise bir ortaklık her alanda bir tektip bir organizasyona çalışılan bir birlik.türkiye mevcut durum olarak zaten bütün kurum ve hukuk kurallarını batıdan aldığı için ,hiç olmazsa kötü uygulayacağımıza ,ab içinde iyi uygulayalım diyerek avrupa birliğine girmemizi destekliyorum.
D-8'e Türkiye'nin yanı sıra Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya ve Pakistan üye.
D-8,
gelişmekte olan Müslüman ülkelerin dünya ekonomisi içerisindeki konumlarını iyileştirmek ve bu sayede kendi ülke halklarının yaşam standartlarını arttırmak amacıyla Türkiye'nin girişimiyle 22 Ekim 1996'da İstanbul'da Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya ve Pakistan'ın işbirliğiyle düzenlenen Kalkınma İşbirliği Konferansı ile kuruldu.
D-8'ler üye ülkelerin iç işlerine karışmamak ve her birinin bölgesel anlaşmalardaki taahhüt ve haklarına halel getirmemek temel prensibi ile kurulmuştur.
Elbette ki AB'nın getırı tarafı var. fakat Götürüsü getirisinde çok fazla. Öncellikle en büyük götürüsü Ayasofya vs.
Ama D8'in hep getiri olacağına inanıyorum. İlk önce dini bişr vazife...
Daha sonra ekonomik olsun, sosyal olsun bir çok getirisi olacak.
Erbakan : MGK'lar üstü birer Ulusal Kurul kuralım, dolar ve euro yerine ortak paraya geçelim..
Güzel bir fikir değil mi?
Daha bir çok proje var tabi..