Ölüm Rabıtası

Başta hocaefendilerimiz olmak üzere büyük zatların tasavvuf tanımları, tasavvufun inceliğine dair yazılar, vs...
Post Reply
mnctosman

Ölüm Rabıtası

Post by mnctosman »

ÖLÜM RABITASI

Kur’an ve Sünnet’te emredilen rabıtalardan biri de ölüm rabıtasıdır. Kur’an’da insanı dehşete düşürecek, hayrete sevkedecek ölüm halleri, kıyamet sahneleri ve ahiret manzaraları anlatılmaktadır. Bunlarla kalp dünyadan çekilip ebedi ahiret yurduna yöneltilmek istenmektedir. Rasulullah s.a.v. Efendimiz, Abdullah b. Ömer’e: “Kendini ölmüş ve kabre girmiş say.” (Tirmizî, Ahmed) buyurarak ölüm rabıtasını tavsiye etmiştir. Bu rabıta ile insanın dünyanın boş sevgi ve zevklerinden çekilip ebedi ahiret güzelliklerine yöneleceğini, gafletin gidip kalbin dirileceğini ve günahlardan temizleneceğini haber vermiştir. (Tirmizî, Nesaî, Münavî, Beyhakî)

ALLAH dostları tefekküre büyük önem vermişlerdir. İnsanın terbiyesi, konuşması kadar susmasından da anlaşılır. Ancak, boş konuşma ve kötü düşünce kınandığı gibi, içinde güzel düşünce ve tefekkür olmayan suskunluk da kınanmıştır.

Velilerden Fudayl b. İyaz rh.a. der ki: “Tefekkür bir aynadır. Sana iyiliklerini ve kötülüklerini gösterir. Onda kalbinin halini görürsün.”

Alimlerden Abdullah b. Mübarek rh.a., velilerden Sehl b. Ali k.s.’yi derin bir tefekküre dalmış halde gördü. Onun ahiret hallerini düşündüğünü anladı ve “Nereye kadar ulaştın?” diye sordu. O da, “Sırat köprüsüne kadar.” cevabını verdi.

Bişr b. Haris rh.a., tefekkürle elde edilecek sonucu şöyle özetler: “Eğer insanlar Yüce ALLAH’ın büyüklüğünü anlayabilselerdi, ona isyan etmezlerdi.”

RABITANIN SONUCU

Tasavvuf büyüklerinin tarif ve tatbik ettiği rabıta da yukarıda anlatılan tefekkür çeşitlerinden birisidir. Rabıta, görülmesi Yüce ALLAH’ı hatırlatan kâmil bir veliyi gönül aynasında seyretmek ve üzerinde zuhur eden ilâhi tecellileri görüp, Yüce ALLAH’ı zikretmekten ibarettir.

Diğer bir yönüyle rabıta, Yüce ALLAH’ın dostu ile gönülde beraber olmaktır. Onun kalbine emanet edilen ilâhi nura bağlanmaktır. Onun ilâhi aşkla kaynayan kalbine inen feyizden nasiplenmektir. Velideki dostluk sırrını düşünmektir. Salihleri özlemek ve onlardaki güzel ahlâka özenmektir. Sevgi atmosferi içinde kalbi uyandırıp Hakka yöneltmektir.

Kısaca rabıta, ALLAH’ın yeryüzündeki şahidine bakarak ALLAH’ı tanımaktır. İşte tefekkürün özü de budur.

SULTAN SEYYİD MUHAMMED RAŞİD HZ.LERİ SOHBETLERİNDE İSE ;

Bir mürid, zikir çekerken Fatihalardan sonra biraz rabıta yapar, sonra zikrine baslarsa çok fayda görür. Zikir çekerken huşu ve edebiniz! kontrol ediniz.
İnsana en çok fayda veren şey; ölüm rabıtası, ölümü ve sonrasını düşünmektir. Ölüm rabıtası tul-i emeli yıkar, ihlas ve yakîni doğurur.

Hazret Muhammed Diyaüddîn, her gün yakınlardan ahirete gidenlerin isimlerini zikrederek 'sıra bize geldi' derdi.

Rabıta, nefse karşı en büyük ilaçtır. Rabıta kuvvetlendikçe insan, nefsin hile ve azgınlıklarından kurtulur. Rabıtaya devam ediniz.

İnsan, kendini mahlükatın en aşağısı görmelidir. Köprü gibi olmalıdır. Üzerinden herkes geçse o, görevini yapmalıdır. Nakşibendî nisbeti, nefsini terbiye eden, benliğini yok eden, ihlas ve teslimiyet sahibi kimselerin üzerine gelir. Evradı Nakşibendiye'den maksad, nefsi ıslahtır. Şeytanın hela­ki, kendini üstün görmesindendir. Cenabı Rabbü'lalemîn, bizleri nefsin şerrinden muhafaza eylesin. Amin..."
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ölüm rabıtası

Post by mehmetemin »

ölüm rabıtası ders tariflerinde tarif edilir ama ayrıca günün çeşitli zamanlarında da yapmanın faydası var..artık uzun otobüs yolculuklarında ,tranvaylarda
oldukça ayrıntılı,hikayeli ölüm rabıtaları veya tefekkürleri yapıyorum,insan o günü yaşamış gibi oluyor ve başımıza bu ilahi akıbet geldiğinde hazır olmak için en iyi antreman .çok çeşitli durumlar insan başına gelebiliyor,hepsine hazır olmak ve olabildiğince soğukkanlı olmak için ölüm rabıtası en iyi ilaç.

tabi amelimizin olması daha bu dünyada yaşadıkça bir garanti değil.veya geçmişte çok günahımızın olması bir ümitsizliğe vesile değil.işin aslı bu dünyada 1 saat ,1 gün dahi yaşamak bir büyük risk ve bir o kadar da nimet.çünkü bir amel işlersin iman gider.bir amel işlersin mükafatı çok büyük olabilir.

ölüm rabıtalarında bile ölüm aniden gelmez,düşünürken bile ölüm öncesi sekerat-ı mevt dediğimiz andan başlarız ,ki peygamber efendimiz ani ölümden allah sığınmıştır ve dua etmiştir.ölümünü anlayan insan kendini nispeten alıştırır. ama ani ölümlerde insanların başına sıkça gelmektedir.işte ölüm rabıtası bu ani ölüm olayınada bir hazırlıktır.

allah hepimize hayırlı ölümler nasip etsin.amin
User avatar
Duru
Posts: 439
Joined: 19 Apr 2008, 16:22

Re: ölüm rabıtası

Post by Duru »

Aktarım için RAHMAN razı olsun kardeşim.
allah hepimize hayırlı ölümler nasip etsin.amin
amin...amin... :cry:
[align=right]İçsen bu sudan, bir daha, dostum; susamazsın...
Bir hâl gelir... ağlayamazsın, susamazsın!
[/align]
erwaa
Posts: 65
Joined: 19 Feb 2011, 20:16

Re: Ölüm Rabıtası

Post by erwaa »

rabbim ıhvaanrımızı ve yakınlarını ani ölümlerden korusun
Leyla Hanne
Posts: 1395
Joined: 22 Nov 2007, 21:24

Re: Ölüm Rabıtası

Post by Leyla Hanne »

Image

"Rabıta" diye Şahver Çelikoğlu'nun 2010 yılının sonlarına doğru bir kitabı çıktı, çok güzel faydalı bir eser..Eskiden küçük rabıta kitapçıkları vardı onlarda güzeldi ama bu daha detaylı ayrıntılı olmuş..Marifet yayınlarından çıktı, 15 lira diye hatırlıyorum. Soru soru da işlenmiş, ayetler hadislerle desteklenmiş bence okuyan bütün arkadaşlar feyzini bereketini alırlar. Ben alalı çok olmuştu ama sıra gelmemişti, ilerleyen zamanlarda daha detaylı içerik hakkında yazı yazabilirim isteyen kardeşlerimiz olursa...Netten linkinide buldum sipariş için..

http://www.internetpazar.com/rabita.html
Post Reply

Return to “Tasavvuf Yolu Nedir?”