Gönüller Nakkâşı

Tasavvuf büyüklerinin hayatları ve menakıbı.
Post Reply
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Hace Bahaüddin (k.s) Hazretlerinin olağanüstü hal ve kerametlerinden bazıları;
(Hayran oldum Zat'a..)

Hz. Hace'nin Validelerinden nakledilmiştir:
"Oğlum Hace Bahaüddin dört yaşlarında iken bizim gebe bir ineğimiz vardı. Bir gün bana dönerek:"Galiba,bu inek alnında nişanı olan bir buzağı doğursa gerektir."dedi. Birkaç ay sonra, gerçekten söylediği gibi bir buzağı doğunca, önceden bu sözü işitenler hayrete düştüler..

Hace Alaüddin Attar(k.s)'dan nakledilmiştir:

Bizim Hacemiz Muhammed Bahaüddin (k.s) şöyle buyururlardı:
Benim gafletten uyanıp tevbe etmeme ve hakikate yönelmeme şu olay vesile olmuştur: Bir gün evde bir kimse ile oturuyordum. O şahsı gönülden sevdiğim için kendisi ile sohbet ediyordum. Birdenbire kulağıma gaibden bir ses erişti. Şöyle diyordu: "Vakit geldi, herşeyden vazgeç ve ümit yüzünü benim dergahıma çevir...

Bir ömür boyunca sen kendine aittin,
Haydi dön,vakit geldi,şimdi bana aitsin.


...O sesten gönlüm bi hoş oldu ve kararsız kaldım. Hemen kendimi evden dışarı attım. Mevsim ilkbahardı. O bölgenin yakınında bir nehir vardı.Oraya varıp gusül abdesti aldıktan sonra elbiselerimi yıkadım. Mahzun bir halde iki rekat namaz kıldım.Ondan sonra nice seneler geçti ki, onun gibi namaz kılmayı çok arzu ettimse de bunu başaramadım."
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: GÖNÜLLER NAKKAŞI!

Post by mahinur »

Cezbe ve Kararsızlık Hali

Hace Bahaüddin (k.s) Hazretlerinin şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

Cezbe halimin başlangıcında sırrımda bana:"Bu yola nasıl girersin?"dediler. Ben: "Her ne söylersem ve her ne diersem onun olmasını isterim." dedim. Bunun üzerine cevap olarak şöyle bir hitab erişti: "Biz ne dersek o olmalıdır."
Ben:"Ona takatim yoktur. Eğer benim dediğim olursa bu yola ayak basmaya güç yetirebilirim. Şayet olmazsa kudretim yoktur."dedim. Bu şekilde iki kere soru-cevap vaki oldu.Bundan sonra ben on veya onbeş gün kadar kendi başıma bıraktılar. Halim harab olmuştu...

Eğer kişilikse zanna kapılıp aniden çekip gitmek,
Gönlünü hoş tut,o zan bizim kabulümüzün habercisidir
.


Ümitsizliğe düştükten sonra şu hitap erişti: "Uyan! Sen ne dilersen öyle olsun."

Yüce Allah kabul etmiş seni,
Ne hacet, bırak keder ve çileyi.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Fenafillah Makamına Eriştirilmesi

Yine Hace Bahaüddin Nakşibend (k.s) Hazretleri şöyle buyurmuşlardr:
"Cezbe halimim ilk günlrinde bir gece, Mezdahin mezarı yakınlarındaydım. Derviş Muhammed Zahid de benimle birlikteydi.Bir udvara yaslanmıştım. O halde iken ruhum bedenimden çıkıp döne döne göklere doğru yükseldi. O şekilde birinci göğü seyr etti, oradan sırasıya ikinci, üçüncü ve dördüncü göğe aynı şekilde gitti ve oraları da seyr eyledi.. Ondan sonra yine döne döne yere doğru indi ve benim kalıbıma girdi. Yanımda bulınan Derviş Muhammed Zahid'in bu halimden hiç haberi olmadı.

Kimsenin haberi yok,
Ne haldeyiz, bilen yok.


Hace Alaüddin Attar (k.s)'dan nakledilmiştir.
"Bizim Hacemiz Muhammed Bahaüddin (k.s) şöyle buyurmuşlardır: "Bende bazı hallerin görüldüğü ilk günlerde bir gece, Zivertun Mescidi'nde bir sütunun ardında kıbleye doğru oturmuştum. Birdenbire gaybet ve fena hali belirmeye başladı ve azar azar beni istila etti. O Kadar ki benliğimi kaybedip mahvoldum. O mahv ve fena-yı külli halimde beni şöyle müjdelediler:"Bilesin ki,istdiğin herşeyi buldun ve ona eriştin." Bundan sonra beni o halimden tekrar beşeri halime döndürdüler."
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Hace Alaaüddin Attar (Allah mekanını nurlandırsın)'daan nakledilmiştir:
"Hacemiz Muhammed Bahaüddin (k.s) şöyle buyurmuşlardır: "Zirvetun Mescdi'nde gördüğüm halden sonra birgün o bağda idim. Yakınlarımdan bir cemaat da orada benimle birlikte bulunuyorlardı. Aniden ilahi cezbeler ve bir sebebe bağlı olmaksızın sonsuz lütuf ve inayetler zahir oldu. Bunun üzerine bende ızdırap ve kararsızlık hali peyda oldu. İstirahat etmeyi dşündüm. Fakat kadir olamadım. Kararsızlıktan kurtulup kıbleye dönerek oturdum. Kıbleye yöneldiğim anda aniden bir gaybet hali vaki oldu. O gaybet, fena-yı hakiki ile son buldu ve beni fenafillah hakikatına eriştirdi. O fena halinde gördüm ki,benim ruhmu göklerin melekutundan geçirdiler ve beni öyle bir yere eriştirdiler ki,ruhum yıldız suretinde sonsuz nur deryasında mahvoldu,bedenimde zahiri hayattan bir belirti kalmadı.Ailem ve yakınlarım içine düştüğüm bu halden olayı ağlayıp sızlandılar,büyük acılar çektiler. Onların bu üzüntüsü,tekrar beşeri vücuduma an be an döndürülene kadar sürdü. O gaybet ve fena-yı külli hali altı saat veya daha fazla devam etti.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Niyaz ve meskenet içinde himmetini (taleb ve gayretini) artırması

Hace Alaüddin Attar(k.s)'dan nakledilmiştr:
"Hace Muhammed Bahaüddin (k.s) Hazretleri zaman zaman şöyle buyururlardı:"Bu Tarikat-ı Aliyye'ye girip süluk edenlerin iş yapan ve kazançlı çıkanları,tam bir niyaz ve mesknet ile üstün himmet sahibi olan kimselerdir. Bizi bu kapıdan,niyaz ve meskenet kapısından geçirdiler. Ne bulduysam niyaz ve meskenette buldum."


Sarı simurg ve eski elbise satın alınır bu pazarda,
Ney satanları arıyorsan bulursun diğer pazarda.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Hace Muhammed Bahaüddin Nakşibend (k.S) Hazretleri'nin şöyle buyurdukları nakledilmiştir.

"Bir gece Zirvetun'dan yola çıktım ve bir tepeye ulaştım. Beni garip bir hal sardı ve kalbime şöyle bir ilham erişti: "Bizim katımızdan her ne dilersen meskenet ve niyazla talep eyle." Ben dedim ki:"İlahi! Rahmet ve inayet deralarından bana bir zerre ihsan eyle." Bunun üzerine kalbime şöyle bi ilham daha geldi:"Bizim keremimizden bir zerre mi taleb ediyorsun?" Bu ilhamdan sonra halim başkalaştı ve yüce himmet harekete geldi. Bütün kuvvetimle yüzüme öyle bir şamar vurdum ki,izi ve acısı birkaç gün yüzümde kaldı. Bunun üzerine şöyle dua ettim: "Ey kerem sahibi Allah'ım! Rahmet ve inayet deryalarını benim üzerime saç ve bana tahammül kuvveti ihsan eyle!" Bu duadan sonra derhal ilahi inayet ve ihsanın eseri üzerimde zuhura geldi. Bundan sonra ne gördümse o rahmetin berekatından gördüm."

Himmet ulaştırır seni meclis-i kibriyaya,
Bu gökkubbeye çıkmak için gerekmez başka merdiven aramaya
.


Biz de,bu güzel hadiseden dolayı o tepeye,Tell-i Himmet (Himmet Tepesi) adını verdik.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
mahinur
Posts: 754
Joined: 30 Apr 2008, 20:06
Kan Grubu: A (+)
Contact:

Re: Gönüller Nakkâşı

Post by mahinur »

Hace Alaüddin Attar (k.s) Hazretleri'nden nakledilmiştir:

"Hace Hazretleri bir defasında başlangıçtaki hallerini anlatırken şöyle demişlerdi: "Biz iki kişi idik.Bu taleb yoluna ayak basmıştık.Benim himmetim (gayretim) herkesi geçecek kadar çok olsun istedim.İlahi yardım bana erşti ve beni herkesin önüne geçirdi ve isteğime ulaştırdı."

Onlar himmet ve basiretle yol aldılar,
Bu yüzden geride hiç iz bırakmadılar.
Kendi bahçesinde dal olamayanın biri
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor
.
Post Reply

Return to “Sûfiler Tabakası”