Türkiye ' de Hukuk ve Sorunları
Posted: 06 Jul 2008, 12:05
adaletin bir ülkede adil bir şekilde işlemesi bir ülke için en önemli şeydir.çünkü adaletin olmadığı bir ülkede kaos ve huzursuzluk vardır.adalet veya hukuk ,herşeyin kanuni olması mahkemelerin düzenli çalışması ,çok sayıda yargıç bulunmasından kaynaklanmaz.nitekim bunlar hizmet kalitesi ile ilgili şeylerdir.önemli olan bağımsız,tarafsız yargının en önemli korunacak hak olan insan hak ve hürriyetlerini en titiz şekilde korumasıdır.insanın ekonomik kaybı telafi edilebilir ama hürriyetinden,haklarından yoksun kalması telafi edilemez.
burada bizim kanunlarımızın yapılışı,yeterliliği,mahkemelerin işleyişi gibi konularıda öncelikle anlatabilirdik ama son günlerde ülkemizde ciddi bir hukukun siyasallaştığına dair tartışmaların içindeyiz.aslında bu gelişmeler türkiyenin önemli bir dönüm noktasında olduğunu göstermektedir.belki sonuçta hiçbirşeyde olmayabilir ama bu sorunların artık hasır altı edilemeycek kadar büyük ve devamlı surette yakın gelecekte hep önümüzde olacağını gösterir.
tabi burada siyasallaşma daha çok siyasiler üzerinde karar veren mahkemeler için kullanılır yoksa ilk derece mahkemelerinde insanlar arasındaki ihtilafları çözen mahkemelerimizin konuyla bir alakası yok.
mahkemeler için en büyük itibar güvendir.güveni kötüye kullandığına dair bir genel inanç varsa bu mahkemenin kararının halkın vicdanındaki adaleti tesis edemediği görülür.tabi bu şu anlamada gelmez işlenmiş bir suç veya aykırılık varsa mahkeme toplumdanda bağımsızdır.
tabii bu tartışmaların kaynağı son zamanlarda anayasa mahkemesi olduğu ifade ediliyor.anayasa mahkemesinin yetkileri nedir. meclisin yaptığı kanunların anayasaya uygunluk denetimini yapar.bu gereklidir zira siyasi iktidarlar kendi görşleri doğrultusunda çok haksız kanunlar yapabilirler.tabi meclisteki bütün işlemler denetime tabidir.
ikinci bir yetkisi eski bakan ve başbakanları görevlerindeki suçlardan dolayı yüce divan sıfatıyla yargılar.
üçüncü bir yetkisi siyasi partiler hakkında işlemler yapar,denetler,haklarında açılan davalara bakar .
anayasa mahkemesi 11 asıl üyeden oluşur ,bu üyeleri çeşitli yerlerden belirtilen adaylar arasından cumhurbaşkanı seçmektedir.maalesef bu yetkinin kaynağı nedir .82 anayasasında kenan evren için düşünülen bu yetki çok demokratik olmadığı için eleştirilmiştir.aslında bu yetki birçok avrupa ülkesinde meclistedir.
anayasa mahkemesine yöenlik eleştirilerin başlama noktası ise cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili 367 kararı olmuştur.çünkü geçmişte olmayan bu kural seçtirmemek maksatlı ortaya atılmış meclisteki muhalefette bunu sahiplenmiş ve oturuma katılmamışlar sonuçtada bu yönde olumlu bir karar çıkmıştır.
aslında burda mesele bir anayasada 367 çoğunluk gerekir yazabilir bunda bir acayiplik yoktur lakin bu iddianın amacının siyasiler tarafından seçtirmemek nedeniyle ısrarla üzerinde durulması sonucu,mahkemenin verdiği karar siyasi bulunmuştur.
burada bizim kanunlarımızın yapılışı,yeterliliği,mahkemelerin işleyişi gibi konularıda öncelikle anlatabilirdik ama son günlerde ülkemizde ciddi bir hukukun siyasallaştığına dair tartışmaların içindeyiz.aslında bu gelişmeler türkiyenin önemli bir dönüm noktasında olduğunu göstermektedir.belki sonuçta hiçbirşeyde olmayabilir ama bu sorunların artık hasır altı edilemeycek kadar büyük ve devamlı surette yakın gelecekte hep önümüzde olacağını gösterir.
tabi burada siyasallaşma daha çok siyasiler üzerinde karar veren mahkemeler için kullanılır yoksa ilk derece mahkemelerinde insanlar arasındaki ihtilafları çözen mahkemelerimizin konuyla bir alakası yok.
mahkemeler için en büyük itibar güvendir.güveni kötüye kullandığına dair bir genel inanç varsa bu mahkemenin kararının halkın vicdanındaki adaleti tesis edemediği görülür.tabi bu şu anlamada gelmez işlenmiş bir suç veya aykırılık varsa mahkeme toplumdanda bağımsızdır.
tabii bu tartışmaların kaynağı son zamanlarda anayasa mahkemesi olduğu ifade ediliyor.anayasa mahkemesinin yetkileri nedir. meclisin yaptığı kanunların anayasaya uygunluk denetimini yapar.bu gereklidir zira siyasi iktidarlar kendi görşleri doğrultusunda çok haksız kanunlar yapabilirler.tabi meclisteki bütün işlemler denetime tabidir.
ikinci bir yetkisi eski bakan ve başbakanları görevlerindeki suçlardan dolayı yüce divan sıfatıyla yargılar.
üçüncü bir yetkisi siyasi partiler hakkında işlemler yapar,denetler,haklarında açılan davalara bakar .
anayasa mahkemesi 11 asıl üyeden oluşur ,bu üyeleri çeşitli yerlerden belirtilen adaylar arasından cumhurbaşkanı seçmektedir.maalesef bu yetkinin kaynağı nedir .82 anayasasında kenan evren için düşünülen bu yetki çok demokratik olmadığı için eleştirilmiştir.aslında bu yetki birçok avrupa ülkesinde meclistedir.
anayasa mahkemesine yöenlik eleştirilerin başlama noktası ise cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili 367 kararı olmuştur.çünkü geçmişte olmayan bu kural seçtirmemek maksatlı ortaya atılmış meclisteki muhalefette bunu sahiplenmiş ve oturuma katılmamışlar sonuçtada bu yönde olumlu bir karar çıkmıştır.
aslında burda mesele bir anayasada 367 çoğunluk gerekir yazabilir bunda bir acayiplik yoktur lakin bu iddianın amacının siyasiler tarafından seçtirmemek nedeniyle ısrarla üzerinde durulması sonucu,mahkemenin verdiği karar siyasi bulunmuştur.