Gucdüvânî

Söz gerçekten çok hoş

Ey sârbân-ı müşfik hiç olmadın mı âşık?
Âheste-revlik etme rahmeyleyip bu zâre..

Aman lafzı senin ism-i şerîfine müsâvidir,
Anın çün âşıkın virdi, amandır yâ Rasûlallah!

Öleceğiz müjdeler olsun müjdeler olsun
Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun..

Bülbül, sen aşkı pervaneden öğren!
O yanığın canı çıktı sesi çıkmadı...

-Sadi Şirazi Gülistan-

Sual: Ey veli,insan nasıl olmalı, söyle!
Cevap: Son anda nasıl olacaksa hep öyle...

N.F.K.

Bir şair diyor ki:

Herbir şeye döküp hoyratça gözyaşlarını;
Bir damla da en son deme lâzım demedik!

"Her tarafa gözyaşı döktük de, en son ana da bir gözyaşı lâzım diye, gözyaşı stoku yapmadık!" diyor.

(MEC, 29 Ekim 1992, Söke / Aydın, Çevremizdeki Tehlikeli Gelişmeler)

Sanma ey hâce ki senden zêr u sîm isterler
Yevme lâ yenfeuda kalbî selîm isterler

demiş şairin birisi de… Onun mânâsı ne?
Ey efendi, sakın zannetme ki ahirette sana “Paran var mı, altının gümüşün var mı?” diye para soracaklar, para isteyecekler. Ahirette ne isterler? Kalb-i selîm isterler, selâmette olan, hastalıklardan uzak, sapasağlam, sıhhatli bir kalp ile gelebildin mi? Sağlam bir gönül ile, hastalıksız bir gönül ile gelebildin mi?
Gönlünü hastalıksız edebilmişse bir insan, selâmette edebilmişse; o zaman felah bulur.

Tabii bunların arkasından bir sürü sorular insanın aklına hücum ediyor:
“—Ben doktor değilim ki, nasıl tedavi edeyim kalbimi? Nasıl hastalığa tutturmayayım, nasıl olur da kalp hastalıklardan uzaklaşır, nasıl olur da kalpten öteki şeyler atılır?”
“—Haa, sen bunu merak edersen bulursun!”
Çünkü, kim bir şeyi talep eder de, o talep ettiği şeyi elde etmek için uğraşırsa, Allah onu ona erdirir. Allah-u Teàlâ Hazretleri’nin dergahında “hayır” yoktur, "lâ" yoktur...

30 Mayıs 1982, İskenderpaşa Hadis Dersi
Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Rh.A

Aç gözün ibretle bak.
Görünen değil mi,Hakk.
(H.F.Tezdoğan)

Bu suçlarla beni tartarsa Rahman
Kırılır arsa-i mahşerde mîzan..
Mesîhî

Cânı cânân dilemiş, vermemek olmaz ey dîl,
Ne nizâ eyleyelim, ol ne senindir ne benim!..

diyor şair… “Ey gönül, sevgili canı istemiş, ver canını benim yolumda demiş. Vermemek olmaz, ne diye birbirimizle çekişip duruyoruz, o can ne senindir, ne benimdir; sevgilinindir.” demek istiyor yâni.

15 Ağustos 1982, İskenderpaşa Hadis Dersi
Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Rh.A

Bir düş gibidir hakkà ki mânâda bu âlem,
Kim göz yumup açınca zamanı güzel eyler!

Göz yumup açıncaya kadar “Hop!” bitiverir zamanı; aman acele, acele edeceğiz! Hayırlara acele edeceğiz, hayırlara koşturacağız, öyle çalışacağız; o mânâ çıkıyor buradan.

14 Kasım 1982, İskenderpaşa Hadis Sohbeti,
Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Rh.A

Ne kendi eyledi rahat, ne halka verdi huzûr,
Yıkıldı gitti cihandan, dayansın ehl-i kubûr!

“Ne kendisi rahat eyledi, ne de halka huzur verdi. Bu cihandan yıkıldı gitti, kabir ehli sabretsin!” diyor. Bak ne kadar kötüymüş ki, kabirdekiler de tahammül edecekler, ondan yaka silkecekler diye öyle demiş. Allah bizi böyle insanlardan etmesin!..

21 Kasım 1982, İskenderpaşa Hadis Dersi
Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Rh.A

Yunus Emre dir Hoca gerekse var bin hacca
Hepisinden iyice bir gönüle girmekdür

Allah'a dayan, sa'ye sarıl, hikmete râm ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol.